28.02.2011

Merhaba, 2011 yılının şubat ayı tarih 17.02.2011 saat 18:40 civarıydı her insanın kaderinin başladığı bir zaman vardır öyle bir zamandır ki, ya mutlu olursun yada o zamanda kaybolup gidersin sonsuzluğa. O zaman 15 yaşıma gireli daha 14 gün olmuştu. Bir okul çıkışı kaderimin değişebileceğini nereden bilebilirdim ki halbuki ben o kaderimin başladığı zamanda kaybolup gitmişim sonsuzluğa. Eve gitmek için otobüse bindim ve en arka koltuğuna oturdum sessizce. Başımı kaldırdığımda aman Allah'ım onun nur yüzünü gördüm evet evet kaderimin nur yüzünü gördüm. Ve bir an düşündüm evet benim olmalıydı çünkü en güzel anne adayıydı yada en hayırlısı en azından ben bu şekilde düşündüm. Yolculuk boyunca nur yüzüne baktım utandım çünkü o kadar masumdu ki bakmaya kıyamıyordum, 35 dakikalık otobüs yolculuğu bana sadece 3 buçuk dakika gibi gelmişti sanki rüyadaydım ve bu rüya hiç bitmesin istedim. Ve üzgün bir şekilde ineceğim durağa gelmişti otobüs düğmeye basıp indim içimde kelebekler uçuşuyordu uzun zamandır bu şekilde mutlu olduğumu hatırlamıyorum. Şarkılar söyleyerek tuttum evimin yolunu. Birkaç şey atıştırıp uzandım yatağıma ve başladım hayaller kurmaya. Beni benden alan böyle bir mutluluğu yaşatan o güzel meleği hayal ettim. Saat gece yarısını çoktan geçmişti ve ben içimdeki mutluluktan uyuyamıyordum hayal ettim sadece bu nasıl mutluluktur diye evet saat gece yarısı 02:30 civarıydı artık uyuma zamanım gelmişti ve öylede oldu uyudum. Ve 18.02.2011 cuma günü sabah 06:30 alarmın sesiyle açtım gözlerimi büyük bir heyecanla kalkıp elimi yüzümü yıkadım kahvaltımı yapıp dişlerimi fırçaladım artık okula gitme zamanı gelmişti büyük bir heyecanla hazırlanıp evden çıktım. Saat 07:30 okula gitmek için otobüs durağına gelmiştim 10 dakika sonra otobüsüm geldi ve tuttum okul yolunu bugün okulum saat 15:40 da bitiyor ve dün akşam gördüğüm meleğimin okulu 18:30 da bitiyor. Ve okuldan çıktım meleğimin okuluna gidip tam 2 saat 50 dakika bekledim okuldan çıkması evet karşıdan geliyordu kalbim yerinden çıkacak gibi atmaya başladı ve ondan önce arkadaşım geldi yanımda meleğimi tanıdığını söyledi ben arkadaşımla birlikte otobüs durağına yürümeye başladık büyük bir heyecanla meleğimde geldi otobüs durağına bir süre bekledikten sonra otobüs geldi ve bindik otobüse. Adını ve soy adını öğrendim cuma günü yine yolculuk boyunca o güzel yüzünü izledim evet artık oda beni görüyor bana bakıyordu mutluydum çünkü sana karşı boş değilim der gibi bakışları vardı sıcacık. Otobüs yolculuğum bitip evime gelmiştim hemen geçtim bilgisayarımın başına sosyal medyadan ona ulaşmam gerekiyordu çünkü karşısına çıkıp konuşmaya cesaret edemiyordum utanıyordum sosyal medyadan biraz da olsa üstümdeki yük hafifliyordu. Ve nihayet meleğimi bulmuştum hemen isminin anlamını araştırdım, anlamı şu şekildeydi. Suyun taşıp akması, bolluk, çokluk, verimlilik, fazlalık, gürlük, ilerleme, ilim, irfan, Feyz ile dolu olan. Böyle bir ismi taşıması büyük bir sorumluk. Ben bir süre profilini ziyaret ettim ve bir anda gelen cesaret ile ilk mesajımı gönderdim 'Merhaba'. Ve çok geçmeden mesajıma cevap gelmişti 'Merhaba'. Nasılsınız diyerek konuşmaya başladık yaklaşık 1 saat civarı. Benim sevdiğim renkleri, benim dinlediğim müzikleri dinliyordu her şey çok güzeldi evet ben ruh eşimi bulmuştum, ben eksik yönlerimi onunla tamamlıyordum. Günler bu şekilde devam ederken yine bir akşam okul çıkışı karşılaştık ve birlikte otobüse binmek için yürümeye başladık meleğimin arkadaşları da vardı otobüs dolu olduğu için bir köşede ayakta duruyorduk meleğimle ve bir ara yanımdan kalkar gibi oldu, daha iyiymiş dedim şaka amaçlı meleğim kırılmıştı, oysa ki ben onu kırmak istememiştim çok üzülmüştüm. O an meleğimin arkadaşları sarıl sarıl diye yüksek sesle söylemeye başlamışlardı otobüsteki yolcular bir an hepsi bize bakıyordu ve o an işte o an meleğim bana ilk kez sarılmıştı ve bu duygu o kadar temiz o kadar güzeldiki beni benden almıştı. Ve ineceğim durağa gelmiştim üzülerek meleğimin yanından ayrılıp eve doğru yürümeye başladım ve hemen mesajlaşmaya başlamıştık 1 hafta süren konuşmalar sonunda artık cesaretimi toplayıp meleğime açılma şansını bulmuştum ve bir mesaj gönderdim. 'Benim sevgilim bir ömür boyu sevdiğim olur musun ?' Ve cevap gelmişti meleğimden bu teklifi pazartesi gözlerimin içine bakarak söylemeni istiyorum dedi. Aman Allah'ım bu nasıl mutluluktur diğerleri gibi hemen kabul edip sıradan bir ilişkimiz olmayacağı bu mesajından belliydi. Ve nihayet pazartesi olmuştu akşam okuluna almaya gittim otobüs durağına kadar birlikte yürüdük meleğimle. Otobüs durağında beklerken bir an karşısına geçtim iki elini de avuçlarımın içine alarak ve gözlerine bakarak 'Benim sevgilim, bir ömür boyu sevdiğim olur musun' dedim. Ve hiç düşünmeden gözlerimin içine bakarak evet dedi ardından o kadar sıkı sarıldı ki kemiklerim kırıldı diye düşündüm evet meleğim beni seviyordu. Büyük bir mutlulukla yine tanıştığımız otobüse bindik, elleri ellerimdeydi artık, minicik pamuksu elleri vardı. Günler bu şekilde devam ediyor ve çok güzeldi her gün okul çıkışı ortalama 2-3 saat meleğimin okuldan çıkmasını bekliyordum sevenler neye katlanmaz ki ben onu bir ömür boyu beklerim. Artık okullar yaz tatiline giriyor karneler veriliyordu karnemi alarak büyük bir heyecanla meleğimin yanına gittim. Karnelerimiz çok güzeldi artık güzel bir yemeği hak etmiştik ikimizde. O gün akşama kadar güzel bir vaktimiz oldu ve artık eve gitme vakti gelmişti. 3 ay yaz tatili boyunca görüşemeyecek sürekli mesajlaşamayacaktık. Çünkü ailesi bilmiyordu ben yine beklerim çünkü seviyorum ona güveniyorum. Ve uzun bir tatil öncesi meleğime sıkıca sarılıp ayrılmak zorunda kalmıştım. O hep iyi olsun da ben onu göremesemde olur iyi olduğunu bilmek bile bana mutluluk veriyordu. Bu tatil boyunca mesajlaşırken sürekli kız rolünde mesajlaşıyorduk hiç bir şey umurumda değildi çünkü meleğimle konuşabiliyorum her şey çok güzel devam ediyor en ufak tartışmamız bile olmamıştı çok iyi anlaşıyorduk. Ve sonunda tatil bitmişti meleğimi görecektim sabah okula birlikte gitmek için sözleşmiştik onun bindiği otobüse binip birlikte okula gittik çok mutluydum meleğim yanımdaydı elleri ellerimde kokusu burnumdaydı. Günlerimiz bu şekilde devam ediyor ve çok mutluyduk meleğimle tanışalı tam 4 ay olmuştu bu süre boyunca birbirimizi hiç kırmadık hiç üzmedik. Derslerimizde birbirimize yardımcı olduk destek olduk okuldaki başarılarımız daha da artmıştı çünkü birbirimizden güç alıyorduk. Zaman bu şekilde akıp gidiyordu. Ve tarih 12.12.2011 yani meleğimin dünyaya gözlerini açtığı tarih iyi ki dünyaya getirmiş annesi ona güzei bir sürpriz hazırlamam gerekiyordu çünkü bunu hakediyordu. Meleğimin arkadaşlarından yardım alarak güzel bir sürpriz planı oluşturdum. Meleğim okuldan çıkmadan önce temenyeri parkına gidip arkadaşlarıyla gelmesini bekledim tabi ki meleğimin, onu beklediğimden haberi yoktu üstündeki resmi olan güzel bir pasta yaptırdım, mumlar, konfeti,volkan ve dilek fenerlerini çoktan hazırlamıştım. Meleğim geldi her şeyi saklayıp meleğimin gözlerini kapattırdım arkadaşlarına arkadaşları etrafımıza volkanları yakıp konfetilerle bekliyorlardı pastanın mumlarınıda yakıp açtım meleğimin güzel gözlerini o balköpüğü gözlerini. Beni karşısında görünce şok olmasımı, yoksa böyle bir sürprizemi gözlerini açacağına şaşırmıştı kocaman sarılıp gözlerimin içine bakarak 'Seni Seviyorum' dedi. Sürprizden sonra güzel bir kahve içtik meleğimle ve bugünümüzüde büyük bir mutlulukla bitirmiştik. Her şey çok güzeldi ve tarih 28.02.2012 yani meleğimle bugün tam 1 yılımız dolmuştu. Bugün daha özel daha değerli bir gündü bizim için ve sabah erkenden uyanıp sürprizlere başlamam gerekiyordu öylede oldu. Sabah 7 de kalkıp sürprizlerimi hazırlamaya başladım öncelikle çiçekciye gidip siparişlerimi hazırlattım daha sonra kırtasiyeye gidip renkli kağıtlar almaya başladım ve o kağıtlara 1 yılımızı yazdım ve çok daha fazlası. Buluşacağımız saat gelmişti ve meleğim karşıma çıktığı an bir kez daha aşık oldum. Saçları, balköpüğü gözleri bambaşkaydı gülünce yukarıya bakan gözleri vardı ne güzeldiler. Artık her şeyim olmuştu kalp ritimlerimi değiştiren bir melek ile tam 1 yılımız dolmuştu söz verdik birbirimize bir ömür boyu birlikte olacağız diye bugün çok güzel bir gündü en sevdiğimiz yemeği yemiştik tabi ki de burger kıng di yani nugget. Meleğim çok severdi onun sevdiği her şeyi bende çok seviyorum ben artık benliğimi unutup aslında meleğimin olmuştum çoktan. Her geçen gün daha çok seviyor daha çok bağlanıyorduk birbirimize her gün yan yana el eleydik o kadar masum temiz bir aşkımız vardı her gören bizi kıskanıyordu siz evlenirsiniz diyorlardı artık tüm herkes bizi konuşuyordu. Alışverişe çıktığımız günler mutlaka gelinliklere damatlıklara bakıp hayal kurardık evet bir gün Meleğim benim olacaktı beyazlar içinde gelinlik giyip duvağını ben açıp helalim oldun diyecektim. Ben go-kartı çok severdim sayemde meleğimde çok sevmeye başladı 4 şubat gelmişti yani benim doğum günümdü meleğim bana çok güzel doğum günü sürprizleri ve hediyeler almıştı polarlar almıştı hala saklıyorum onları sarılıp uyuyorum.çok güzel bir gündü yemek yedik güldük eğlendik benim her anım meleğim olmuştu bana anne baba arkadaş dost eş olmuştu. 3 ay yaz tatili gelmişti ben o zamanlarda çalışıyordum evet meleğimin istediklerini alabilmek onu mutsuz etmemek için. Meleğim dershaneye gidiyordu ve dershane çıkışı iş yerime beni almaya geliyordu onu görünce tüm yorgunluğum geçiyordu birlikte yürüyüp şarkılar söylüyorduk o kadar güzeldi ki çok kıskanıyordum bir başkası benden alacak diye çok korkuyordum çünkü. 12 aralık 2012 meleğimin doğum günü geldi çattı alışverişe gittiğimiz zaman çok beğendiği etek vardı ve ben kıskançlık yapıp almamıştım o an. Doğum gününde gittim çok beğendiği eteği aldım annemin çalıştığı okula gidip üstünü değiştirdi bende takım elbiselerimi giymiştim çoktan evet onu pembe çarşıya götürecektik daha önce gitmediğimiz ve merak ettiğimiz yere yolda yürürken herkes bize bakıyordu herkes çok kıskanıyordu bizi çok güzel olmuştu meleğim her zaman ki gibi güzel bir yemek yedik ardından kahvelerimizi de içmiştik tabi. O gün güldük eğlendik her geçen gün daha mutluyduk. Bizim senelerimiz hep mutluluk gülmekle geçti yeri geldik ağladık, üzüldük ama yine birbirimize sarıldık son zamanlarda çok tartışıyorduk ama hepsi kıskançlıktan idi. Bir gün meleğimle tartıştık o gün yağmur yağıyordu okuldan çıkınca eve gittim aradım meleğimi konuşamıyordu 1,2 gün konuşmamıştık hemen okul çıkışına gittik havuzun başında buluşmuştuk meleğim ağlıyor bana söylemek istediklerini kağıda yazıyordu sesi gitmiş konuşamıyordu aman Allah'ım bu nasıl bir acıydı kalbime bir bıçak saplanmıştı adeta uzun süre anlattım meleğimde bana yazdı ve sorunlarımızı çözüp sıkıca sarılmıştık birbirimize yine birlikteydik otobüse binip evlerimize gitmiştik. 2011-2012-2013 bu şekilde devam etmekteydi bir sürü fotoğrafımız olmuştu bir çok anımız olmuştu üzülsekte ağlasakta yine birlikte olup birbirimizi sevmeye devam ettik 2014 yılı şubatın 4'ü benim doğum günüm meleğimi bana mükemmel bir sürprizi varmış otobüse binip koruparka gittik okul harçlıklarından para biriktirmiş bana yapacağı sürprizler için ilk önce beni yemek yemeye götürdü her zaman ki gibi nugget yemeye daha sonra go-karta binmeye gittik 150 lirasını sadece go-kart için ayırmıştı her şey çok güzeldi daha sonrada sinemeya gittik o günümüz çok güzeldi her şey bizim istediğimiz gibiydi. Nisan ayında ehliyetimi almıştım hep hayalimizde ehliyet alıp arabayla gezmek ehliyetimi almıştım meleğimle konuştuğum gibi mudanya ya gidecektik meleğimi otobüs durağına almaya gitmiştim arabayla biraz hızlı gidince bana sesini yükseltip yavaşlamamı söylüyordu sesi o kadar güzeldiki sürekli konuşturmak için arabayı bilerek hızlı sürmeye başlıyordum. Mudanya da güzel bir yemek yemiştik gezip eğlenmiştik çok mutluyduk. 2014 haziran ayıydı kendime ait arabamı almıştım ve o gün arkadaşlarımla dışarı çıkacaktık internet paketimin olmadığını meleğime söyleyip izin alarak çıkmıştım. akşam 6-7 civarıydı meleğimden gelen mesajlar betirmişti resmen mesajlarında ayrılık kelimeleri vardı her şey çok güzeldi aslında neden meleğim neden bırakıp gidiyorsun beni evet meleğim artık benden gitmiş beni görmek istemiyordu meleğimle ilk uzun ayrılığımız olmuştu ama ben onu hala bekliyor hala çok seviyordum 2015 yılına girmiştik eylül ayıydı meleğime bir şekilde ulaşma yolunu bulmuştum ve meleğim görüşmemi kabul etti ilk gün ki gibi heyecanlıydım meleğimi görecektim meleğimi alıp misi köyüne soğuk bir şeyler içmeye gittik her şey çok güzeldi meleğimin elleri ellerimdeydi gülüp eğleniyorduk aradan belli bir süre geçti ve o mesaj. Beni benden alan dünyamı başıma yıkan o mesaj ' artık seninle olmuyor sana içimden sevgi sözcükleri söylemek gelmiyor en iyisi biz bu ilişkiyi bitirelim ' yazıyordu ama neden her şey güzeldi mutluyduk çok seviyorduk anlamamıştım ne olduğunu ve artık meleğime hiç bir şekilde ulaşamıyordum. Evet meleğim benden artık dönüşü olmamak üzere gitmişti o benim yanımda yoktu ama ben o yanımdaymış meleğimin doğum gününde pasta yaptırıp mumları üflerdim yıldönümlerimizde hep hediyeler aldım o yanımda yokken bile. 2016 mayıs ayı gelmişti eve askere gideceğim artık benim tek isteğim meleğimi son bir kez daha görmekti meleğim istemedi. Asker eğlencem oldu ve bitene akdar gözüm hep kapıdaydı belki içeri girer diye ama meleğim gelmemişti. Askere gitmeden önce başka bir hesaptan meleğime ulaşıp askere gideceğimi onu görmek istediğimi söyledim yine beni bir kez daha yıkan o mesaj ' ben görüşmek istemiyorum benim sevdiğim var sen yoksun artık' o an hayattan vazgeçmek istedim. Ve beklenen gün askerliğim gelmişti acemi birliğim manisaydı manisanın yolunu tutmuştuk gidiyordum artık acemi birliğim sürekli meleğimi düşünmekle geçti ama ben hiç bir şekilde ulaşamıyordum . Acemi birliğim bitip dağıtım izni için eve geldim 7 gün durup usta birliğime gidecektim. meleğime ulaşmaya çalıştım, ulaşamadım artık usta birliğine gitme zamanım gelmişti onun resmini çıkartmıştım fotoğrafçıda geceleri uyumadan önce meleğime bakıyordum çok özlüyordum usta birliğinde 6 ayım geçmişti sosyal medyadan ulaşma şansı yakaladım meleğime ama ondan gelen mesaj çok daha kötüydü bu sefer o mesajda ' ben artık nişanlıyım sevdiğim var ve çok mutluyuz beni rahatsız etme artık' yazıyordu o gece sabaha kadar uyumadım ağlamaktan bir zamanlar benim olan meleğim şimdi bir başkasının olmuş. Askerliğim bitip bursa'ya geldim. Her gün meleğimi arıyordu gözlerim belki görürüm umuduyla ben onsuz yapamıyordum hiç kimse onun gibi değil ben onu unutmak için sevmedim 2 buçuk yılım meleğimsiz geçti benim bir başkasına seni seviyorum diyordu ben ise her gece hayal kurup fotoğrafına sarılıp uyuyordum. 2 buçuk yıl oldu ve ben hala unutamadım hala seviyorum ve hala bekliyorum bana geleceği günü her telefon çalışında meleğimdir diye açıyorum telefonu her kapı çaldığında meleğimdir diye koşuyorum kapılara. Ara sıra dolabımı açıp bana aldığı kıyafetlere sarılıp ağlıyorum sabaha kadar ah be meleğim nasıl özledim seni bir bilsen ben hala meleğimi bekliyorum o ise bir başkasıyla evleniyor. Ne kadar zor bir durumdur bu akrabalarınız, ailenizin siz çok seviyordunuz birbirinizi ne oldu size hadi siz yine birlikte olun kelimelerini duydukça sadece amin diyebiliyorsunuz. Ve meleğim artık bir başkasını seviyor bir başkasıyla evleniyor ben ise hala bekliyorum bana döneceği günü ve hala seviyorum ben bir ömür boyuda meleğimi bekleyeceğim .

- Aslında en kötüsü de nedir biliyor musunuz ? Bir zamanlar gelinliklere bakıp hayaller kurarken sevdiğinizin bir başkasıyla evleniyor olması, bir zamanlar duvağını açma hayali kurduğunuzun şimdi bir başkasının sevdiğinizin duvağını açıp helalim demesi işte en kötüsüde bu seven insanı yaşarken öldüren tek şey bu. Siz siz olun sevdiğiniz insanı bırakmayın onu her haliyle sevin hatalarıyla sevin mesela onu o olduğu için sevin çünkü seven insan artık çok zor bulunuyor sevdiğiniz hala yaşıyorken, hayattayken sıkı sıkı sarılın elleri hala sıcakken tutun gün gelir o eli tutacak bir sevdiğinizi bulamazsınız hayat sizden önce almıştır onu o yüzden sevdiğinize sıkı sıkı sarılın unutmayın ölüm var sevdiğinizle tartışıp küstüğünüzde yarın konuşurum barışırız deyip ertelemeyin çünkü sabah uyandığınızda camii'den okunan sela da sevdiğinizin adını duyabilirsiniz sevdiğinize sevginize sahip çıkın.

- Okuduğunuz için teşekkür ederim kendinize iyi bakın .